Domino’s logosu, markanın küçük bir aile işletmesinden global bir pizza devi olma hikâyesini içinde barındırıyor. Özellikle o noktaların birer anlamı var.

Pizza sektörünün devlerinden Domino’s’un logosu ikonikleşmiş durumda. Öyle ki biri çizmemizi istese, bakmadan bile çizeriz muhtemelen.

Hafızalarımıza kazınmış bu logonun anlamı, yalnızda bir domino taşını içinde barındırmıyor. Markanın kuruluş yıllarına uzanan arka planı var.

Her şey, 1960’lı yıllarda başladı.

1960 senesinde James ve Tom Monaghan adlı kardeşler, ABD’nin Michigan eyaletinde “DomiNick’s” isimli bir pizza dükkânını devraldı. Yalnızca birkaç sene sonra kardeşlerden Tom, James’in payını da satın alarak tüm ipleri eline aldı.

1965 senesinde, isim hakkı problemleriyle karşı karşıya kalan Tom, DomiNick’s adını Domino’s adıyla değiştirdi ve “Domino’s Pizza Inc.” adıyla pizzacılık sektörüne devam etti.

Aynı yıl, logo tasarlandı.

Tom, Domino’s adına uygun bir şekilde bir domino taşı görseli kullandı. Taştaki noktalar, şirketin şubelerini temsil ediyordu. Yani günümüzde binlerce şubesi olan Domino’s’un o yıllarda sadece 3 şubesi vardı.

Başta amaç, her yeni şubede logoya bir nokta daha eklemekti. Ya Tom işlerin bu denli büyüyeceğini hesaba katmamıştı ya da gerçekten mantıksız bir şekilde hareket etmişti çünkü Domino’s kısa süre içinde çok sayıda şube açmıştı.

Zamanla logoda değişiklikler yapılsa da ilk hâli büyük oranda korundu.

1970’li ve 80’li yıllarda Domino’s büyük kitlelere ulaştı ve tabii ki her bir şube için logoya yeni noktalar koyulamadı. Bunun yerine renkleri canlılaştırmak, yazı tipini değiştirmek gibi ufak tefek değişiklikler yapılarak logo korunmaya devam etti.

Günümüzde ikonikleşmiş Domino’s logosu, kırmızı ve mavi renklerde iki kareden oluşan sade bir domino taşı simgesi. Logo, akılda kalıcı olmasının yanı sıra markanın kökenlerini de içinde barındırıyor.

Daha fazla logo hikâyesi için: