Almancanın kulağa neden bir aksiyon filmi dublajı gibi geldiğini hiç merak ettiniz mi? Bu dilde "Kelebek" demek için "Schmetterling" kelimesini kullanıyoruz ve sanki bir Orta Çağ savaşçısı kılıcını kuşanıyormuş gibi hissediyoruz.
Peki Almancada "Ich liebe dich." desek bile karşımızdakinin "Bu bir teklif mi, yoksa tehdit mi?" diye düşünmesine ne sebep olabilir sizce? Üstelik bu düşünce, neredeyse dünyanın her yerinde var.
Sizinle kimin, nasıl konuştuğu ve konuşmacıya ilişkin sahip olduğunuz inançlar, dili nasıl algıladığınız üzerinde büyük bir rol oynuyor.
Dolayısıyla dikkate alınması gereken ille de fonetik değil, kültürel varsayımlar ve belki daha da önemlisi dili çevreleyen klişelerdir. Başka bir deyişle, dillerin de tıpkı bizler gibi yükleri var.
Almanya dışındaki çoğu insanın Alman dili hakkındaki tek izlenimi, Hitler’in bağırarak yaptığı konuşmalar ve bunların korkunç sonuçlarıydı. Doğal olarak nefret söylemi ve dünyaya boyun eğdirme hırsı, insanlara dili sevdirmedi.
II. Dünya Savaşı’nı konu alan filmlerde, Almanca ya da kötü Alman aksanıyla küfürler ve emirler yağdıran pek çok Nazi karakteri yer alır.
Bu filmlerde yer alan Nazi karakterleri genelde aşırı derecede kıvrılmış R harfi ve garip bir aksanla Almanca konuştuğu için onları mükemmel bir kötü karakter yaptı. Böylelikle pek çok kişi için Almanca, beyinlerinde sadece bağırılarak konuşulan bir dil olarak kaldı.
Alman-Amerikan ilişkileri büyük ölçüde değişti. ABD’de Almanca öğretimi yasaklandı ve hatta radyoda Almanca programların çalınmasına bile izin verilmiyordu.
Almanya’nın tarihi bir zamanlar öylesine korkunçtu ki haklı olarak asla unutulmaması için her türlü medyada sayısız kez yankılandı, işlendi ve analiz edildi. Pek çok dil bilimciye göre Alman diline ilişkin algılar, kısmen bu tarihsel ve sosyo-kültürel bağlamların bir sonucu.
Evet, bu bir kelime ve evet, gerçek bir anlamı var. Almanca, bileşik kelimeleri sever ve bu da bazen kulağa oldukça karmaşık gelebilir. Almancadaki bu karmaşıklık, bazı durumları ve nesneleri tek bir kelimeyle anlatma yeteneğini de gösteriyor.
Almancanın sertliği, dilin kendine has bazı seslerinden kaynaklanıyor. Örneğin "ach" ve "krach" gibi kelimelerdeki gırtlaktan gelen sesler veya "apfel" gibi kelimelerdeki güçlü sesli harfler, dili karakterize eder.
Bu özellikler, Almancanın neden bazılarının kulağına kaba bir dil gibi geldiğini açıklıyor fakat unutmayın, her dilin kendine has bir güzelliği ve zorluğu var.
Yorumlar (0)