Dünyanın en büyük tamamen elektrikli feribotu Hull 096’yı suya indirdi. 130 metre uzunluğundaki bu dev gemi, 2.100 yolcu ve 226 aracı taşıyabilecek. Bataryaları Norveçli Corvus Energy tarafından sağlanan gemi, Uruguay merkezli BuqueBus şirketi için üretildi. Türkiye gibi deniz ulaşımının yoğun olduğu ülkeler için benzer projeler, çevresel ve ekonomik açıdan büyük fayda sağlayabilir.

Avustralya merkezli bir şirket olan Incat, deniz taşımacılığında devrim niteliğinde bir projeye imza attı. Şirket, dünyanın en büyük tamamen elektrikli yolcu gemisi olan Hull 096 adlı feribotu resmi olarak suya indirdi. 130 metre uzunluğundaki bu gemi, hem teknik özellikleriyle hem de çevre dostu yapısıyla dikkat çekiyor.

Uruguaylı taşımacılık firması BuqueBus için tasarlanan Hull 096, hizmet vermeye başladığında tam 2.100 yolcu ve 226 aracı sıfır emisyonla taşıyabilecek. Katamaran tipi gövdeye sahip olan gemi, yalnızca elektrikle çalışan dünyanın ilk büyük ölçekli feribotu unvanını da şimdiden almış durumda.

Hem konforlu hem sessiz bir hizmet sağlayacak şekilde geliştirildi

Geminin maksimum hızı saatte yaklaşık 69 kilometre (37.5 knot) olarak belirtiliyor. Bu hız, feribot taşımacılığında şu ana kadar hiçbir elektrikli araçta görülmemişti. Gemi, dört adet 8.800 kW’lık Wartsila çift yakıtlı motorla donatılmış ancak kullanımda yalnızca elektrikle çalışacak şekilde optimize edilmiş.

Yolcu konforu da ihmal edilmemiş. Gemi içinde birinci sınıf, business ve ekonomi sınıfı salonlar; barlar, yiyecek-içecek alanları, alışveriş bölümü ve engelli dostu tuvaletler yer alıyor. Tüm yolcu alanları klima sistemiyle 20-22°C sıcaklıkta tutulacak şekilde tasarlanmış.

Hull 096’nın ne denli büyük olduğunu anlamak için İDO ile karşılaştıralım

İstanbul’da kullanılan tipik deniz otobüsleri, genellikle 1.200 yolcu ve 225 araç kapasitesine ve 30–35 knot civarında hıza sahipken Hull 096 tam 2.100 yolcu ve 226 araç taşıma kapasitesiyle İstanbul’daki tüm deniz araçlarından daha büyük. Ayrıca tamamen elektrikli oluşuyla sıfır emisyon sağlarken, İstanbul’daki deniz otobüsleri hâlâ dizel yakıtla çalışıyor. Bu fark, hem çevresel etki hem de işletme maliyetleri açısından Hull 096’yı çok daha sürdürülebilir bir alternatif haline getiriyor.

Tabii bu devasa yapının bazı zayıf noktaları da var. Gemiye dair şarj süresi, menzil ve batarya dayanıklılığı gibi hayati teknik detaylar henüz paylaşılmadı. Ayrıca, bu çapta bir elektrikli yapının limanlarda ihtiyaç duyacağı şarj altyapısı da hâlâ büyük bir soru işareti. Üretici firma bu verileri henüz açıklamış değil. Yine de gelecekte üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde böyle sessiz ve çevreci araçları kullanıyor olmak hem hava, hem ses kirliliği açısından hem de sürdürülebilirlik açısından hayati olacaktır.