Her Şey Çok Güzel Olacak, 1998 yılında yayınlanan ve başrolünde Cem Yılmaz’la Mazhar Alanson’un yer aldığı çok özel bir yapım. Dram ve komedi unsurları barındıran film, bizlere sorunlu aile ilişkilerini gösteriyor.
Her Şey Çok Güzel Olacak gibi bir efsaneyi izleyenler elbette buna benzer başka filmler de izlemek isteyebilirler. Bunun için hem yabancı hem de Türk filmlerinden oluşan bir listeyi sizler için hazırladık. Hikaye olarak bir noktaya kadar benzerlik gösteren, ancak hissiyat açısından "Her Şey Çok Güzel Olacak" filmine yakın olan bu filmlerden izlemedikleriniz varsa bir şans vermenizi öneriyoruz.
Rain Man; Tom Cruise ve Dustin Hoffman’ın başrollerini paylaştığı unutulmaz bir drama filmidir. Charlie Babbitt, babasının ölümünden sonra otistik ve zeka geriliği olan abisi Raymond ile tanışır. Charlie, abisini birazcık da olsa tanımak ve babasından miras kalan parayı almak için onunla yolculuğa çıkar. Bu yolculuk, kardeşler arasında bir bağ oluşmasına ve hayatlarının değişmesine neden olur.
Limonata, İstanbul’da bir mahallede yaşayan iki kardeşin hikayesini anlatan dokunaklı bir yapım. Filmde, kardeşlerden küçük olanı, babasının ölümünün ardından ağabeyiyle birlikte annelerini bulmak için yola çıkar. Bu yolculuk sırasında, kardeşlerin arasında derin bir bağ oluşur ve aile bağları yeniden keşfedilir. Limonata, sıcak bir aile draması ve dayanışma öyküsüdür.
Aile Arasında, bir adamın ailesiyle yeniden yüzleştiği ve eski sorunlarına rağmen birbirlerini daha iyi anladıkları bir Türk komedi filmidir. Ozan adlı karakter, düğünü için ailesiyle yeniden bir araya gelir ve aile arasındaki eski sorunlar, komik olaylara neden olur.
Cem Yılmaz’ı gerilim filminde gördüğümüz Av Mevsimi, cinayet masasında görevli iki polisin hikayesini izliyoruz.
Küçük bir kasabada yaşayan bir hokkabaz olan İskender, ailesini geçindirmek için sokak gösterileri yapar. Kendisini geliştirmeye çalışırken, yolları ünlü bir sihirbazla kesişir ve hayatı değişir.
Bir film stüdyosunun temizlik işçisi olan Zafer, hayallerini gerçekleştirmek için kendini bir anda yönetmen koltuğunda bulur. Ancak filmin başrol oyuncusu olan sevgilisiyle yaşadığı sorunlar ve beklenmedik olaylar, Zafer’in hayatını altüst eder.
Jeffrey Lebowski, kendini ’The Dude’ olarak tanımlayan bir şahsın yanlışlıkla kendisine saldırması sonucu, tuhaf bir suç dünyasının ortasına düşer. Arkadaşları Walter ve Donny ile birlikte, karışık bir entrikada kendilerini bulurlar ve bu macerada kendilerini göstermek zorunda kalırlar.
Krakozhia adlı hayali bir ülkenin vatandaşı olan Viktor Navorski, pasaportundaki sorunlar nedeniyle New York JFK Havalimanı’nda mahsur kalır. Havalimanında yaşamaya başlayan Viktor, burada çalışan birkaç kişiyle arkadaş olur ve aynı zamanda seyahat eden bir hostesle de tanışır.
İstanbul’da yaşayan farklı hayatlar sürdüren insanların hikayelerinin kesiştiği bir film. Filmde; bir yandan aşk, dostluk ve umut gibi insani duygular işlenirken diğer yandan da toplumsal sorunlara ve haksızlıklara dikkat çekilir.
Zeki Alasya ve Metin Akpınar ikilisine bir de Adile Naşit’i eklediğinizde kötü bir film çıkması zaten mümkün değil. Hapishaneden kaçan ve zengin olma hayalleri kuran iki genci anlatan filmde bir soygun planının ne kadar zor olabileceğini izliyoruz.
Yanlışlıkla yol arkadaşı olan Peter ve Ethan, karşılaştıkları bir dizi engelle birlikte Los Angeles’a doğru yolculuk yaparlar. Ancak Ethan’ın tuhaf davranışları, Peter’ın sinirlerini bozar ve ikili birçok komik olayın içinde kendilerini bulurlar.
New Mexico’da yaşayan bir aile, küçük kızları Olive’in bir güzellik yarışmasına katılması için yola çıkarlar. Ancak yolda birçok sorunla karşılaşırlar ve her biri kendi içsel sorunlarıyla yüzleşmek zorunda kalır.
Bir balıkçı kasabası olan Tickle Cove, bir petrokimya şirketinin kasabaya fabrika açacağını öğrenir. Kasabanın yaşamak için gerekli olan 150 kişilik nüfusa ulaşması gerekmektedir ve bu yüzden bir yabancıyı kasabaya çekmek için plan yapılır. Fakat bu, kasaba halkının yaratıcı ve komik bir takım çabalarına neden olur.
Yorumlar (0)