Pandemi sonrasında ideal çalışma düzeninin hangisi olduğu konusunda tartışmalar başlamıştı. Bu tartışmalarda hibrit çalışma modeli ise başlı başına bir konu başlığı hâline gelmiş durumda. Bu çalışma modeline yönelik hem olumlu hem de olumsuz görüş bildiren taraflar var.
Hibrit çalışma yöntemini savunanlar, bu sistemde iş-yaşam dengesinin daha iyi kurulabildiğini ve daha çok etkileşime geçebildiklerini savunuyor. Ayrıca bu yöntemde kadınların da iş gücüne katılımı daha fazla oluyor. İşverenler ise çalışanların uyumlarının ve verimliliklerinin düşeceğinden korkuyor. Yeni bir araştırma ise bu endişeye mahal olmadığını gösteriyor.
Araştırmada 1600 çalışan iki gruba ayrıldı ve çalışanların performansı iki yıl boyunca izlendi. Bu çalışan gruplarından biri haftada beş gün ofise giderken diğer grup ise haftada iki gün uzaktan çalıştı. Ortaya çıkan sonuçlar ise oldukça ilgi çekici oldu.
İkinci grupta yer alan çalışanların işlerinden elde ettikleri tatmin artarken bu gruptaki çalışanlar arasında işten ayrılma oranı ise üçte bir oranında azaldı. Özellikle yönetici olmayan çalışanlar, kadın çalışanlar ve yolda uzun süre geçirenler hibrit çalışmayı memnuniyetle karşıladı.
Araştırmaya göre hibrit çalışmanın gerçek anlamda kötü bir yanı da bulunmuyor. Yapılan değerlendirmede, hibrit çalışanlar verimlilik ya da performans anlamında iş arkadaşlarından geride kalmıyor. Uzmanlar bu model ile birlikte firmaların maliyetleri de düşürebileceğini belirtiyor.
Araştırma Nature’da yayımlandı.
Yorumlar (0)