2013’de çıkışını gerçekleştiren animemiz oldukça sevilse de bahsettiğim gibi uzun bir süre yeni sezonunu alamadı. Fakat 2017’de çıkan 2. sezonu animenin “devlerin insanlara karşı olan savaşı” temasını bambaşka bir yere taşımaya başladı. Konu daha da derinleşmeye başlayınca animenin gördüğü rağbet de bir o kadar arttı.
İlk sezonun çıkışının üstünden tam 8 sene geçti ve animenin mangalarını hala birçok mağazada bulmanız mümkün. 4. sezonu yakın zamanda final veren seri popülerliğini korumaya devam ediyor. Tabii ki anime evreninde Attack on Titan’a benzeyen ve izleyenlerin ilgisini çekebilecek animeler mevcut ve yenileri çıkmaya da devam ediyor. Bu yüzden biz de sevenlerin göz atmaları gerektiğine inandığımız animelere listemizde yer verdik.
Kabaneri, sevenlerine göre Attack on Titan’a oldukça benzeyen bir anime. Hikaye sanayi devrimi sırasında bir virüsün insanlığa olan tehdidini konu alıyor. Enfekte olanlar canavara dönüşüyor ve insanların canavarlara karşı mücadele edebilecek çok fazla yol yok. Benzer kısımlardan biri ise insanlığın bu canavarlardan korunmak için bir kale inşa etmesi. Aynı zamanda ana karakterimizde oldukça benzer özellikler gösteriyor.
Kıyamet sonrası bir dünyayı ele alan God Eater, 2071 yılında Yeni Asya Birliği adı verilen bir ülkede geçiyor. Fenrir adlı bir organizasyon, “God Arcs” adı verilen özel silahlarla insanları Aragami adlı canavarlardan korumaya çalışırlar. Seri 2011’de piyasaya sürülen aynı isimdeki video oyununa dayanıyor. Animesi ilk sezonuyla sabit kalsa da oyunun 3.’sü 2018’de çıkışını yaptı.
Tokyo Ghoul oldukça psikolojik ve karanlık bir anime. Serinin protagonisti Kaneki, ghoul organlarının vücuduna bağışlandığı bir ameliyat nedeniyle yarı ghoul haline gelir. Bu yüzden hikaye Kaneki’nin yarı ghoul olması sebebiyle adım attığı yeni dünyada neler yaşadığını ve bu hayata nasıl uyum sağladığını konu alıyor.
Oldukça karanlık bir anime olan Hellsing, var olan en iyi vampir animelerinden biri olarak kabul ediliyor. Anime, kendisini insanlığı avlayan doğaüstü güçleri öldürmeye adamış bir organizasyon olan Hellsing’i konu alıyor. Ne kadar temel konu bu olsa da olaylar animenin protagonisti Alucard isimli bir vampir etrafında dönüyor.
Castlevania, Netflix’in çıkardığı en iyi animelerden bir tanesi. Seri ne kadar aynı isimdeki ünlü oyunu konu alsa da animeyi anlamak için oyunu oynamanız gerekmiyor. Listede önerdiğim birçok animede olduğu gibi Castlevania’da da birçok karanlık canavar ve vampir bulunuyor. Kaliteli fantastik ve aksiyonun sahnelerinin yanı sıra mizahı ve trajediyi çok güzel harmanlayan karakterleri de mevcut.
26 bölümden oluşan bu karanlık fantezi macerası, insanların onları yiyen insansı şekil değiştiren yaratıklar tarafından saldırıya uğradığı bir orta çağ adasında geçiyor. Yarı canavar yarı insan olan kadınlardan oluşan bir örgüt, Canavarları aldıkları ücret karşılığında avlarlar. Taşıdıkları kılıçlar ve gümüş gözleri ile tanınan bu kadınlar 47 farklı bölgede görev alarak işlerini yaparlar.
Karanlık hikaye sevenler arasında oldukça popüler bir seri olan Berserk, paralı asker grubu olan Band of the Hawk ve içlerindeki ana karakterimiz Guts etrafında dönüyor. Anime içerisinde oldukça fazla korku sahnesi ve ihanet barındırıyor. Bu yüzden manga hala devam ederken insanlar animenin nasıl biteceğini bekliyor.
Goblin slayer, rahibe rolünde olan deneyimsiz bir maceracıyı konu alıyor. Aldığı ilk işte birçok şey ters gider ve partisindeki tüm üyeler öldürülür. Sadece “Goblin slayer” olarak bilinen gizemli bir adam onu kurtardığı için hayatta kalır. Bu olaylar üzerine Goblin Slayer ile birlikte yolculuğuna devam eden Rahibe aynı zamanda birçok tehlikeli olayla karşılaşacaktır.
Sevimli görünüşünün aksine oldukça karanlık bir anime olan Elfen Lied, Diclonius adlı bir ırkı konu alıyor. Küçük boynuzları olması dışında insana benzeyen bu ırk, katı nesneleri hem kavrayabilen hemde içinden geçebilen ve temelde herşeyi parçalamalarına izin veren görünmez kolları nedeniyle canavar olarak kabul edilir. Ana karakter ise üzerinde deneyler yapılan Lucy isimli bir Diclonius’tur. Yaptığı kaçış sırasında hafızasını kaybeden Lucy, kendini onu kurtaran bir gencin evinde bulur ve hafızası yavaş yavaş yerine gelirken kendisini kurtaran kişiye de bağlanmaya başlar.
Yorumlar (0)