Microsoft, Amazon ve Google gibi teknoloji şirketleri, üretken yapay zekânın hızlı büyümesini sürdürmek için yenilenebilir enerji kaynakları arıyor.
2026 yılında veri merkezlerinin saatte 1 terawatt’tan (watt’ın bir trilyon katı) fazla elektrik tüketeceği tahmin ediliyor. Bu da mevcut veri merkezlerinin ihtiyaç duyduğundan %160 daha fazla. Bu nedenle açığı bir şekilde kapatmak gerekiyor.
Özellikle büyük dil modelleri, derin öğrenme ve bulut tabanlı veri işleme; ciddi enerji gerektiriyor. Mesela OpenAI’nin GPT-4’ü gibi büyük yapay zekâ modelleri, milyarlarca parametre üzerinde eğitim alıyor.
Bu sistemlerin eğitimi megavatlarca enerji tüketebiliyor. Yani sadece bir büyük yapay zekâ modelinin eğitimi bile, orta büyüklükte bir şehrin yıllık enerji tüketimine eşdeğer olabiliyor.
Bir araştırmaya göre, tek ChatGPT sorgusu, bir ampulün 20 dakika boyunca yanması için gereken elektrik miktarına eşit miktarda elektrik tüketiyor.
Güneş ve rüzgâr enerjisi, yapay zekânın ihtiyacı olan sürekli ve yüksek ölçekli enerji ihtiyacına yetmiyor. Herhangi bir enerji kesintisi, milyarlarca dolarlık zarara sebep olabilir. Bu nedenle kesintisiz enerji sağlayan bir kaynağa ihtiyaç var.
Burada devreye nükleer enerji giriyor. Santraller; hava koşullarından bağımsız olarak, düşük karbon emisyonuyla ve yüksek verimlilikle çalışabiliyor.
Anlayacağınız üzere teknoloji devleri; yapay zekânın sürekli artan enerji talebini nükleer enerjiyle karşılamaya çalışıyor.
Google’ın Kairos Power ile yaptığı anlaşmanın 2030’a kadar hazır olmasını öngörürken Amazon ve X-Energy’nin 2039’u bulacağı düşünülüyor.
Yorumlar (0)