’Kanun Hükmü’ adlı belgesel filmin, festival komitesi tarafından yarışmadan çıkarılmasıyla birlikte başlayan krizde, jüri üyelerinden sonra yönetmenler de festivalden çekilmişti.
Son olarak festivalin jüri başkanı Demet Akbağ’ın istifa etmesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın festivale olan desteklerini çekmesi, olayın daha da büyümesine yol açtı.
’Kanun Hükmü’ filmiyle ilgili kaosa kronolojik olarak bakalım…
Filmin, yarışmadan çıkarılmasının ardından jüri üyeleri, bu tavrı “sansür” olarak nitelendirdi ve ‘Kanun Hükmü’nün yarışmaya tekrar alınması şartıyla görevlerine döneceklerini açıklayıp rest çektiler.
"Ülkemizin en köklü film festivalinde Nejla Demirci’nin ’Kanun Hükmü’ belgeselinin ani bir kararla yarışma programından çıkarılmasını şaşkınlık ve üzüntüyle karşıladık.
Filmlerde suç unsuru arayan bu bakışı ve sansür yaptırımının normalleşmesini kabul etmiyoruz. Yıllardır süren Antalya Altın Portakal Film Festivali geniş bir mutabakatla topluma aittir. Demokratik ilkelerden, ifade özgürlüğünden ödün veremez. Bu bağlamda sanatçılar için güvenli bir alan olmaya devam etmesi yaşamsaldır. Jüri üyeleri olarak bizler de meslektaşlarımızla yan yana durmayı görev biliyoruz.
Aşağıda imzası bulunan jüri üyeleri olarak, 60. Antalya Altın Portakal Film Festivali’ndeki görevimizi, ’Kanun Hükmü’ filminin Belgesel Yarışma seçkisine geri alınmasıyla yerine getirebileceğimizi kamuoyuna duyururuz."
İddialara göre, ‘Kanun Hükmü’nde mağduriyet algısı üzerinden FETÖ terör örgütünün propagandası yapılıyordu. 15 Temmuz’un itibarsızlaştırılması ve sanatın bir provokasyon unsuru olarak kullanılması iddiaları da ’Kanun Hükmü’ belgeselinin sakıncalı bulunmasının sebeplerindendi.
Filmleri yarışmalara seçilen yirmi sekiz yönetmenden yirmi yedisi ortak bir açıklama yaparken yönetmen Zeki Demirkubuz ise bağımsız bir açıklama yaptı ve "Sadece canım bildiriye imza aztmak istemedi, mevzu bu." dedi.
Bu gelişmelerin ardından akıllarda “Antalya Altın Portakal Film Festivali gerçekleşecek mi?” sorusu varken Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, festivali gerçekleştireceklerini dile getiren bir açıklama yaptı.
"Son 4 yıldır olduğu gibi, Antalya Büyükşehir Belediyesi filmlerin ve kurulan hayallerin büyümesi için festival süresi boyunca sadece ve sadece ev sahipliği görevini üstlenmektedir. Bu ev sahipliği uluslararası bir festival olan Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin bağımsızlığı ve özgür yapısı için kritik bir öneme sahiptir.
Ulusal ve uluslararası faaliyetlerimizle; Antalyamıza ve sinemaseverlere verdiğimiz sözü tutarak, çalıştığımız her alanda olduğu gibi sinema emekçilerinin gayretlerine daima destek olacağız.
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında festivalimizin 60’ıncı yılını kutlarken Antalya Altın Portakal Film Festivali’ni daha da ileriye götürmek için aynı azim ve kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz."
Festivalin destekçilerinden olan Kültür ve Turizm Bakanlığı, filmin tekrardan seçkiye dahil edilmesine tepki gösterdi ve festivalden çekildi. Bakanlık şöyle bir açıklama yaptı:
“Böylesi önemli bir festivalde, sanatın gücü kullanılarak mağduriyet algısı üzerinden FETÖ terör örgütü propagandası yapılmasına vesile olunması son derece üzücüdür.
“Bakanlığımız, aziz milletimizin 15 Temmuz’da verdiği destansı mücadelesinin itibarsızlaştırılması, sanatın provokasyon unsuru olarak kullanılması çabasının bir parçası olmayacaktır. Bu sebeple Antalya Altın Portakal Film Festivali’nden çekilmiş bulunuyoruz.”
Bakanlık, "Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde, belgesel yarışması bölümündeki ’Kanun Hükmü’ adlı belgeselde mağduriyet algısı üzerinden FETÖ terör örgütü propagandası yapılması nedeniyle Antalya Altın Portakal Film Festivali’nden desteğimizi çekmiş bulunmaktayız" ifadelerini kullandı.
Akbağ, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Bir hafta boyunca sinema konuşmak ve sinemayla iç içe olmak için kabul ettiğim, Antalya Altın Portakal Film Festivali - Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması jüri başkanlığı görevimden ayrılıyorum" açıklamasını yaptı.
Bakalım ilerleyen günlerde neler olacak?
Yorumlar (0)