Yapay zekâ odaklı teknolojiler, pek çok alanda hayatımıza giriş yaptı. Artık yapay zekâ ile görüntüler ve hatta videolar oluşturabiliyor, makale yazdırabiliyor, uygulama geliştirebiliyoruz. Hâl böyle olunca pek çok kesim, yapay zekâ teknolojilerinin risk oluşturabileceğine inanıyor. Bu çok da hatalı bir yaklaşım değil çünkü makale yazabilen bir yapay zekâ, pekâlâ bir senaryo oluşturabilir.
İşte bunun gibi tartışmalar, ülkelerin yapay zekâya yönelik kanunlar geliştirmesi için adım atmalarına yol açtı. Hatta ABD, bununla ilgili ilk adımları attı. Avrupa Birliği de bir süredir bir yapay zekâ yasası üzerinde çalışıyor. Şimdiyse aralarında ABD ile Birleşik Krallık gibi gelişmiş ülkelerin de bulunduğu 18 ülke, bağlayıcı olmayan bir mutabakat imzaladı. Bu mutabakat, güvenli yapay zekâ teknolojilerinin nasıl olması gerektiğini açıklıyor.
Birleşik Krallık ile ABD’ye ek olarak Almanya, İtalya, Estonya, Polonya, Güney Kore, Çekya, Singapur, Nijerya, İsrail ve Avustralya gibi ülkelerin de imzaladığı mutabakat, en genel anlatımı ile tüketicinin, yapay zekâ teknolojilerinin olası risklerinden korunmasını amaçlıyor. Uluslararası çapta karşımıza çıkan ilk anlaşma olan mutabakat, kullanıcı verilerin korunmasını ve geliştirilen sistemlerin bilgisayar korsanlarına karşı dayanıklı hâle getirilmesini sağlayacak tavsiyelerde bulunuyor.
Mutabakata göre güvenli bir yapay zekâ teknolojisi, şu dört maddeye önem vermeli:
Gelin şimdi de bu maddelerin nasıl gerçekleştirileceğine ilişkin bilgilere bakalım.
İşte tüm bunlar, söz konusu 18 ülke için güvenli yapay zekâ teknolojileri sağlanmasını sağlayacak genel hususlar. Ancak haberimizin başında da belirttiğimiz gibi tüm bunların hiçbir bağlayıcılığı yok. Eğer mutabakatın tamamına ulaşmak isterseniz buradaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.
Yorumlar (0)