Eskiler bilir diyeceğiz ama yeni neslin de izlemese bile adını duyduğu bir kült animasyon serisi var ki o da Jetgiller. 1960’lı yıllarda sadece eğlenceli oluşu değil, geleceğe dair ilginç vizyonlar sunmasıyla da hafızalara yer eden Jetgiller’de o zaman hayali şimdinin gerçeği detaylar neydi?

George Jetson ve ailesinin uçan arabalarla gezmesi o günlerde bilim kurgu gözükse de günümüzde artık neredeyse oldu olacak teknolojilerden biri.

Uçan araba dışında da Jetgiller’in yaşam parçası olmuş birçok teknoloji artık bizimle. Bakalım hangileri?

İkonik simgelerden biri uçan arabalarla başlayalım.

George Jetson, işiyle evi arasında uçan arabasıyla gidip gelirken ne trafik vardı ne bir şey. Biz de “Araba nasıl uçuyor?” diye bakıyorduk. Peki bu teknoloji gerçek mi oldu?

Daha tam anlamıyla gökyüzünde süzülen arabaları göremesek de AirCar gibi prototipler ve Joby Aviation gibi girişimlerle bu yolda ciddi yol katedildi. 2020’lerde test uçuşlarına başlandı ve kısa mesafeler için geliştirilmeye devam ediliyor.

Bunun yanı sıra araçlar uçmakla kalmıyor otomatik olarak da çalışıyordu. Tesla ve Waymo gibi şirketler de bu konuda adımlar atıyor ve artık otonom araçları yollarda görmeye başlayacağız. Tabii Türkiye için daha çokkk zaman var.

Rosie, evlerimize girmeye başladı.

Jetgiller’in ev robotu Rosie; ev işlerini yapıyor, çocuklara göz kulak oluyor ve hatta onlara nasihatler bile veriyordu. Tabii günümüzde Rosie kadar sofistike olmasa da robot teknolojisinde büyük ilerlemeler kaydedildi.

Robot süpürgeler artık evlerde temizlik görevini üstlendi. Boston Dynamics tarafından geliştirilen robotlar da zorlu görevleri yerine getirebilecek kadar gelişmiş durumda. Yaşlı bakımını üstlenen robotlar ise yurt dışında kullanılmaya başlandı.

İleriye dönük olarak, yapay zekâ ile entegre robotların Rosie’ye daha çok benzeyeceğini söylemek hiç de hayal değil.

Evimizde sadece Rosie yok.

Hatırlayanlar bilir ki Jetgiller’in evindeki pek çok cihaz sesli komutlarla ya da otomasyonlarla çalışıyordu. Bugün ise bu teknoloji, “akıllı ev” olarak gerçeğe dönüştü.

Google Home, Apple HomeKit gibi birçok platform sayesinde evdeki cihazları sesle kontrol edebiliyoruz. Işıklardan tutun da güvenlik sistemlerine ve termostatlara kadar birçok şeye tek tıkla ulaşmak mümkün.

Zoom’u Jetgiller mi bildi?

Jetgiller’in geleceği tahmin ettiği bir diğer nokta da video konferans teknolojisi olarak karşımızda. Dizide, George Jetson iş toplantılarına ya da çocuklar öğretmenlerine ekranlar üzerinden bağlanabiliyordu. Bu teknoloji bugün hayatımızın ayrılmaz bir parçası oldu.

İster arkadaşlarımızla istersek iş toplantılarında artık Zoom, Google Meet gibi platformları kullanarak dünyanın dört bir yanındaki insanlarla kolayca iletişim kurabiliyoruz.

Akıllı saatleri de mi tahmin ettiniz be kardeşim!

George Jetson, zaman zaman bileğindeki bir cihazdan bilgi alıyor ve onunla haberleşiyordu. E şimdi birçok markanın birbirinden farklı özelliklerde akıllı saatleri var. Bileğimizden mesajlar alabiliyor, konuşabiliyor, sağlık verilerimizi takip edebiliyoruz. Jetgiller’in bu tahmini de tam anlamıyla gerçekleşmiş durumda.

Jetgiller’in mutfağına yaklaştık sayılır.

Dizide, yemekler neredeyse anında hazırlanıyordu. Bugün buna en yakın teknoloji ise "3D gıda yazıcıları". Henüz herkesin mutfağında bulunmasa da yenilikçi bu cihazlarla pizzadan çikolataya kadar pek çok yiyeceği "yazdırmak" mümkün. Ayrıca mikrodalgalar ve modern mutfak robotları da Jetgiller’in mutfaklarını bir hayli andırıyor.

Hap kameraları da eklemesek olmaz.

George Jetson’un bir bölümde sağlık muayenesinden geçmesi gerekiyordu ve iç organlarını görüntülemesi için minik bir robot yutmuştu.

E günümüzde bu fikrin karşılığı da mikro kameralar. Özellikle sağlık alanında kullanılan yutulabilir kameralar, sindirim sistemi gibi ulaşılması zor bölgelerde görüntüleme yapabiliyor. Teknolojinin potansiyeline bir nokta atışı daha.

Uzay turizmine de adım adım yaklaşıyoruz.

Jetgiller, uzay gemisine atlayıp tatile çıkıyor ve konaklama yerlerinde de kalıyordu. Hızla gelişen teknolojilerimizde uzay turizmi de yer alıyor.

SpaceX, Blue Origin ve Virgin Galactic gibi şirketler, uzayı turistik bir destinasyon hâline getirmek için epeyce çalışıyor. 2021’de başlayan ilk uzay turizmi denemeleri, kısa süreli suborbital uçuşlarla sınırlı olsa da gelecekte Jetgiller’in hayalindeki gibi kapsamlı uzay seyahatlerinin mümkün olması hayal değil.

Sonuç olarak; Jetgiller, o dönemin hayal gücünü zorlasa da bugünkü teknolojilere bakıldığında şaşırtıcı derecede doğru tahminlerde bulunmuş.

Jetgiller’i izlerken "Ah keşke bu da gerçek olsa!" dediğimiz pek çok teknoloji bugün artık hayatımızın bir parçası. Kim bilir, belki bir gün Jetgiller gibi gökyüzünde süzülen arabalarımızla işe gideriz! Şimdilik, elimizdeki teknolojinin tadını çıkaralım.

İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: