1901 yılında doğan Walter Disney daha gençlik yıllarında sanata olan ilgisini keşfetmişti. Çalışmakta olduğu sanat ve film stüdyolarında çizim ve animasyon alanlarında resmen büyülenmiş hatta bu alanda daha sonra başarısız olacak birkaç iş girişimi bile yapmıştı.
Bu süreçte Alice Harikalar Diyarında’dan uyarlama "Alice Comedies" isimli bir yarı animasyon film üzerinde çalışıyorlardı. Walter, kardeşi ile birlikte Los Angeles’a taşındı ve filmi için bir şirketle kontrat yapmayı başardı. İşte bu sayede,1923 yılında Disney Bros. şirketi kuruldu ve kardeşler sihirli bir dünyaya adım attı.
Daha sonra Walt Disney Studios adını alacak olan şirket, 4 yıl boyunca Alice Comedies’i üretti. Fakat Walter’ın gözü yükseklerdeydi ve Alice Comedies gibi karma bir yapım değil, tamamen animasyondan oluşacak bir film üzerine çalışmak istiyordu.
“Şanslı Tavşan Oswald” anlamına gelen “Oswald the Lucky Rabbit” animasyonunun 1 yıl içinde 26 bölümü yayımlandı.
2. sene için daha iyi şartlarda anlaşma sağlamak isteyen Walter, tatsız bir gerçekle karşılaşacaktı.
Pazarlık esnasında kontratı daha dikkatli okuyan Walter Disney, karakterin ve filmin haklarına sahip olmadığını fark etti.
Disney olmadan daha ucuza filmi üretecek olan diğer şirketse Disney’e büyük bir kazık atmıştı.
İşte aslında Disney’in Disney olmasını sağlayan adım, şirketin yediği darbe sonrasında yenilgiyi kabul etmemesi sonucunda atıldı.
Mickey Mouse ilk başlarda zorlansa da daha sonra istediği başarıyı yakaladı. Bunun sonucunda Disney’in sihirli hikâyesi Donald Duck, Minnie Mouse gibi diğer karakterlerin ortaya çıkışıyla devam etti.
Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, Pinokyo, Dumbo, Bambi ve Sindirella gibi filmlerle izleyicileri büyülemeye devam eden Disney, 1950 yılında animasyon olmayan ilk filmi Define Adası’nı, 1955 yılındaysa “Mickey Mouse Club” isimli çocuk televizyon programını yayımladı.
Bu şekilde de aslında film ve eğlence sektörünün her alanında büyümeye kararlı olduğunu göstermiş oldu.
Büyük bir başarıya ulaşan Disneyland, ilerleyen yıllarda açtığı oteller ve yeni tema parklarıyla gelişmeye ve büyümeye devam etti.
Bu tema parklarının tüm dünyanın ilgisini çekmesi sonucunda Paris, Tokyo, Hong Kong ve Şangay’da da yeni tema parkları açıldı.
Tabii Disneyland’lerin dünyayı ele geçirmesi esnasında Disney film yapmaya da devam ediyordu ve şu an klasik hâline gelmiş olan birçok başarılı yapımı piyasaya sürmüştü.
Kardeşlerin ölümünün ardından Disney, animasyonları azaltıp canlı çekim filmlere ağırlık vermeye başlamıştı.
Zaman içinde Disney Channel gibi girişimler de yapmış olan şirket, 80’li yıllarda ise her yaştan insana hitap eden filmler de üretmeye başlamıştı. 90’lı yıllardaysa Aslan Kral, Küçük Deniz Kızı, Güzel ve Çirkin gibi dünyaca sevilen filmleri izleyiciyle buluşturmuştu.
Rakibi Pixar başta olmak üzere, Marvel evrenine giriş yapmasını sağlayacak Marvel Entertainment, Star Wars’un haklarının sahibi Lucas Film, National Geographic, ünlü yapım şirketi 21st Century Fox gibi birçok şirketi satın aldı.
Milyar dolarlar tutarında gerçekleşen bu anlaşmalardan en pahalısı ise 71,3 milyar dolarlık bir satın alım olan 21st Century Fox’un satın alınmasıydı.
Disney’in bugünkü net değeriyse 168,43 milyar dolar…
İki kardeşin büyük hayallerle kurduğu küçük bir şirket olarak yola çıkan Disney, 100 yıl boyunca sunduğu sihirli dünyayla global ölçekte insanların hayatına dokunmayı başarmış dev bir şirket olmayı sürdürüyor.
Yorumlar (0)