Bazı ülkeler her ne kadar pek duyulmamış ve bilinmiyor olsa da oldukça güzel olabiliyor. Bu ülkelerden birisi de şüphesiz Lihtenştayn’dır. Özellikle futbolseverlerin aşina olabileceği bu küçük Avrupa ülkesi, nüfusu, ülkede yaşayan Türklerin sayısı, doğal güzellikleri ve yönetim biçimi gibi son derece dikkat çeken detaylara sahip.
Neredeyse herkesin birbirini tanıdığı ülkenin başkenti Vaduz’dur. Kültürel ve resmi para birimi gibi ekonomik açıdan, komşu olduğu İsviçre ve Avusturya ile de büyük benzerlikleri bulunuyor.
İsviçre ve Lihtenştayn, birbirlerinin çıkarlarını koruyan ve yakın ilişkiler içerisinde bulunan iki ülkedir, ancak zaman zaman bazı aksilikler yaşanabiliyor. Bunlardan ilki 1985 yılında yaşandı. İsviçre ordusu tarafından ateşlenen roketler Lihtenştayn tarafına geçti ve kısa süre içerisinde küçük çaplı bir orman yangınına yol açtı. Olay sonrasında meydana gelen zarar ise İsviçre hükümeti tarafından ödendi.
Mart 2007’de yaşanan olayda ise yaklaşık 170 İsviçre askeri, kötü hava koşulları nedeniyle yanlışlıkla Lihtenştayn tarafına geçti. Ancak bu durum İsviçreli askerler tarafından resmi makamlara rapor edilene kadar, Lihtenştayn hükümetinin bu yanlışlıktan haberi yoktu. Lihtenştayn ise uyguladığı askeri politikalar gereği herhangi bir misilleme yapmadı.
Lihtenştayn oldukça küçük bir ülke olmasına rağmen takma diş üretimi konusunda lider konumda bulunuyor. Merkezi, ülkenin en büyük şehri olan Schaan’da bulunan Ivoclar Vivadent adlı şirket, her yıl yaklaşık 60 milyon takma diş üretiyor. Günümüzde Avrupa’da satılan takma dişlerin yaklaşık %40’ı, dünya çapında ise %20’si bu şirket tarafından üretiliyor. Aynı zamanda bu takma dişler, Hindistan’ın dünyaca ünlü film endüstrisi olan Bollywood’da da oldukça meşhurdur.
Gampriner Seele, Lihtenştayn’da bulunan tek göldür. 1927 yılında Ren Nehri’nin aşırı şekilde erozyona uğraması sonucu oluşan göl, Bendern-Gamprin adında küçük bir köyde bulunuyor. Deniz seviyesinden 435 metre yükseklikte yer alan Gampriner Seele, sazlık ve ağaçlardan oluşan ve yoğun şekilde yaprak döken bir ormanla çevrilidir. Ülkenin sahip olduğu tek göl olduğu için 1961 yılında hükümet tarafından koruma altına alındı. Ayrıca kısa süre içerisinde çöplerden arındırıldı ve su kalitesi arttırıldı.
Yayınlanan son resmi raporlara göre, Lihtenştayn en güvenli ülkelerden biri konumunda. Bu küçük Alp ülkesinde suç oranı neredeyse son derece az, hatta Lihtenştayn yöneticileri sırf bir suçluyu yakalayabilmek için çeşitli yasalar çıkartabiliyor. Hatta ülkede insanlar çoğu zaman evlerinin kapısını açık bırakıyor. Ülkenin cezaevlerinde de neredeyse hiç mahkum bulunmuyor. Herhangi bir mahkumun iki yıldan fazla hapis cezasına çarptırılması da ülkede son derece nadir görülen bir durum. Ayrıca, Avrupa Birliği üyesi olmamasına rağmen diğer Avrupa devletleri ile benzer hukuk politikaları vardır.
Lihtenştayn, anayasal monarşiyle yönetilen bir ülkedir. Yani Lihtenştayn Prensi, aynı zamanda ülkenin devlet başkanıdır. Ülkenin, genellikle hükümetin başı olarak hareket eden ve yabancı ülkelerle yapılan toplantılarda Lihtenştayn’a liderlik yapması için seçilen bir başbakanı da bulunuyor. Ülke 1886 yılında, Alman Konfederasyonu’nun dağılmasıyla bağımsız hale geldi.
Lihtenştayn, Batı Avrupa’da İsviçre ile Avusturya arasında yer alır ve Avrupa’nın en küçük ülkelerinden biridir. Ülkenin doğu kısmının üçte ikisi, Rhätikon Dağları’nın engebeli eteklerinden oluşuyor. Batı kısmında ise Ren Nehri bulunuyor. Ilıman bir iklime sahip olmasının yanı sıra, büyük ölçüde ılık güney rüzgarlarının etkisinde kalır.
En son Birleşmiş Milletler tarafından yapılan tahminlere göre Lihtenştayn’ın nüfusu günümüz itibariyle 39.645’dir. Ayrıca, ülkenin yıllık nüfus değişim oranı da ortalama %1’dir. Ayrıca, ülkenin genelinde toplam 544 Türk vatandaşı yaşamaktadır.
Eğer Lihtenştayn’dan vatandaşlık almayı düşünüyorsanız bir kez daha düşünmenizi öneriyoruz. Lihtenştayn’da 30 yıldır ikamet ediyorsanız, vatandaşlığa başvurma hakkına sahip oluyorsunuz. Eğer 20 yaşın altındaysanız, Lihtenştan’da geçirdiğiniz her yıl, 30 yıl şartını yerine getirmek için iki yıl olarak sayılır. Bunların yanı sıra, mevcut vatandaşlığınızdan vazgeçmeniz ve Lihtenştayn’ın resmi dili olan Almancayı temel düzeyde konuşabildiğinizi kanıtlamanız gerekiyor.
Lihtenştayn’ndaki resmi yasal para birimi olan İsviçre Frangı, Lihtenştayn hükümeti tarafından resmi olarak kabul tanınıyor. Bu para birimi ile alışveriş, vergiler ve borçların ödenmesi de dahil olmak üzere ülkedeki tüm mali yükümlülükleri yerine getirebilirsiniz. Avusturya ve Euro Bölgesi’ne yakınlığı nedeniyle, birçok mağaza ve restaurant’ta euro yaygın olarak kabul ediliyor.
Coğrafi bakımdan oldukça küçük olmasına ve doğal kaynaklar bakımından fakir olmasına rağmen Lihtenştayn, özellikle başarılı finansal hizmet sektörünün etkisiyle dünyanın en yüksek kişi başı milli gelir düzeylerinden birine sahip. Lihtenştayn ekonomisinin, özellikle hizmet sektöründe çok sayıda küçük ve orta ölçekli işletme ile geniş bir çeşitliliği vardır.
160 km²’lik yüzölçümü ile Dünyanın en küçük altıncı ülkesi olan Lihtenştayn hakkında ilginç bilgileri ele aldık. Eğer bir gün bu ülkeye gitmeye karar verirseniz, içeriğimizi tekrar okumanızı tavsiye ederiz.
Yorumlar (0)