Suç dizisi izleyince siz de baş rol karakterleri gibi gerim gerim gerilenlerden misiniz? Öyleyse sıkı bir suç dizisi hayranısınız diyebiliriz!
İşte ekran başından ayrılmak istemeyeceğiniz, mutlaka göz atmanız gereken 10 suç dizisi:
İskoç dedektif John Rebus’un maceralarını konu alan suç dizisi, çözdüğü karmaşık vakalar ve karşılaştığı tehlikelerle dolu hikâyesiyle izleyicilere soluksuz seyir deneyimi sunuyor. Dizi, Rebus’un zekâsı ve kararlılığı ile suç dünyasının karanlık yüzünü aydınlatmaya çalışmasını anlatıyor.
Dizi, doğaüstü olayların arkasındaki bilimsel ve dini gerçekleri araştıran psikolog, rahip adayı ve teknoloji uzmanının hikâyesini anlatıyor. Her bölümde yeni bir gizemli olayı çözen ekip, izleyiciyi her daim merak içinde bırakmayı da unutmuyor.
Dizinin baş kahramanı Will Trent, zorlu bir çocukluk geçirmiş ve zorlukların üstesinden gelerek başarılı dedektif olmuştur. Yetenekleri ve keskin zekâsı sayesinde en karmaşık ve çözülmesi zor vakaları bile çözebilen Trent, adaletin yerini bulması için mücadele eder.
Will Trent’in geçmişi ve bu geçmişin onun üzerindeki etkileri, dizinin merkezindeki ana temalardan biri. İstismar ve ihmal dolu çocukluk geçiren Trent, kendi içindeki yaralarla yüzleşirken bir yandan da suçluları adalete teslim etmek için çalışır.
Dizi, Londra’nın yeraltı dünyasında geçen karmaşık ve entrika dolu hikâyeyi anlatıyor. Suç dünyasının acımasız gerçekleri ve karakterlerin bu dünyada hayatta kalmak için verdikleri mücadele ustalıkla işleniyor.
Güç oyunları, ihanetler ve tehlikeli anlaşmaların merkezi olan bu dizi, suç draması severler için kaçırılmayacak bir yapım.
Dizi, süper kahramanların yozlaşmış ve kontrolsüz güçlerini ifşa etmeye çalışan bir grup isyancının hikâyesini anlatıyor. Süper kahramanların aslında toplum tarafından göründüğü gibi olmadığını keşfeden "The Boys" ekibi, bu kahramanların kirli sırlarını ortaya çıkarmak için mücadele eder.
Karl Urban’ın liderliğindeki ekip, hükûmetin ve büyük şirketlerin desteğiyle korunan süper kahramanların maskelerini düşürmeye çalışırken aksiyon dolu ve gerilimli olaylarla karşı karşıya kalır.
Kolombiya’nın en ünlü uyuşturucu baronu Pablo Escobar’ın hayatını ve Medellín Karteli’nin yükselişini konu alan Narcos, gerçek olaylara dayanan sürükleyici bir suç dizisi.
İnanılmaz oyunculuk performansları ve gerçeğe sadık hikâyesi ile izleyiciyi kendine hayran bıraktığını söyleyebiliriz.
Dizide, Escobar’ın imparatorluğunu kurma yolunda karşılaştığı zorluklar ve ABD ile Kolombiya hükûmetlerinin bu suç örgütünü durdurma çabaları işleniyor.
Dizi, Peaky Blinders adındaki bir çetenin ve onların karizmatik lideri Thomas Shelby’nin hikâyesini anlatıyor. Shelby ailesi, Birinci Dünya Savaşı sonrası dönemde güçlerini ve etkilerini arttırmak için yasa dışı faaliyetlerde bulunarak şehrin suç dünyasında hızla yükselir.
Thomas Shelby; zeki, stratejik ve kararlı liderdir. Çetenin faaliyetlerini genişletirken kişisel hayatında da zorluklarla başa çıkmak zorunda kalır.
Breaking Bad dizisinden tanıdığımız Saul Goodman’ın avukatlık kariyerine ve suç dünyasına adım atışına odaklanıyor. Saul Goodman olarak bilinen Jimmy McGill’in avukatlık kariyerinin başlangıcını ve nasıl suç dünyasında yer aldığını anlatan dizi, karakterin geçmişine dair derinlemesine bakış sunuyor.
Soprano Ailesi, New Jersey’de bir mafya ailesinin başında olan Tony Soprano’nun hem ailesiyle hem de iş dünyasıyla başa çıkma mücadelesini anlatıyor.
James Gandolfini’nin ikonik performansıyla hayat bulan Tony Soprano, psikolojik derinliği ve karmaşık karakter yapısıyla televizyon tarihinin en unutulmaz karakterlerinden biri hâline geliyor.
Ünlü dizi, sıradan bir kimya öğretmeni olan Walter White’ın, ölümcül hastalığa yakalandıktan sonra meth üretimine başlamasıyla değişen hayatını anlatıyor.
Hayatının son döneminde ailesine maddi güvence sağlamak isteyen Walter, eski öğrencisi Jesse Pinkman ile uyuşturucu üretimine başlar. Ancak bu yeni hayatı onu ve çevresindekileri tehlikeli ve geri dönüşü olmayan yola sürükler.
Peki ya siz listedekilerden hangilerini izlediniz?
Yorumlar (0)