Peki bu yiyecekleri yemek söylendiği kadar zararlı mı? İşlenmiş gıdalar insan vücuduna ve beynine nasıl zarar veriyor?
Gelin, açıklayalım.
Araştırmacılar ultra işlenmiş gıdaların daha fazla tüketilmesi ile kalp hastalığı ile ilişkili ölümler, anksiyete, obezite, depresyon, tip 2 diyabet ve uyku sorunları arasında çeşitli bağlantılar olduğunu tespit ediyor.
Öyle ki bu sonuçlar, önceki çalışmalarla da tutarlı. Nutrients dergisinde yayınlanan bir analize göre, büyük oranda bu yiyeceklerin yer aldığı menüleri tüketen kişilerin depresyon riski %44, anksiyete riski ise %48 daha fazla.
Taze veya dondurulmuş sebze, meyve, deniz ürünleri, etler, un ve makarna gibi gıdalar işlenmemiş veya asgari düzeyde işlenmiş içerikler. Bunlar yoğun işlenmiş gıdalara göre elbette daha sağlıklı.
Genel itibarıyla aşırı işlenmiş gıdalarda ise evinizin mutfağında bulunmayan malzemeler kullanılıyor. Örneğin; şekerleme, kurabiye, kek, enerji barları, meyve aromalı yoğurtlar, öğün yerine geçen bar veya shakeler, sandviçler, birçok paketlenmiş ekmek.
Bunlar genellikle yağ, şeker veya sodyum açısından zenginler ve tipik olarak yapay tatlandırıcı, boya ve diğer katkı maddeleriyle zenginleştiriliyor.
Bu gıdalar çoğunlukla yüksek kalorili oluyor ve insan beynini olumsuz etkiliyor. Ayrıca yağ hücrelerini işlevsiz hâle getiriyorlar ve depresyon, anksiyete ve bunama tetikleyicilere neden olan iltihaplı molekül salınımına neden oluyor.
Yine bu gıdalar, zahmetsizce tüketilmesi ve çok lezzetli olması gibi nedenlerden dolayı, bağırsaklar ve beyin arasındaki tokluk bilincinin kaybolmasına neden oluyor. Böylece insanlar, işlenmiş gıdaları çok daha sık ve daha büyük porsiyonlarda tüketmeye başlıyor.
Sonrasında ise istenmeyen ve aniden ortaya çıkan sağlık problemleri gündeme geliyor. Özetle yoğun işlenmiş gıdalar, insan vücudunun her bir noktasını olumsuz anlamda etkiliyor. Bu yiyecekleri en aza indirgemek hatta hiç tüketmemek en mantıklısı.
Yorumlar (0)